( (
                        Bekir KARAKUŞ
Köşe Yazarı
Bekir KARAKUŞ
 

Kurban Bayramı: Allah'a Yakınlık ve Toplumsal Dayanışmanın Sembolü

Mübarek Kurban Bayramı'na bir kez daha erişmenin huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu kutlu zaman dilimi, sadece bir tatil olmanın çok ötesinde, bizlere kulluk bilincimizi hatırlatan, fedakarlığın, şükrün ve paylaşmanın en güzel örneklerinin sergilendiği müstesna günlerdir. Kurban Bayramı'nın özünde, Yüce Allah'a kayıtsız şartsız teslimiyetin ve O'na yakınlaşma arzusunun derin izleri vardır. Bu derin manayı ve önemi, Kur'an-ı Kerim ayetleri ve Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v) hadis-i şerifleri bizlere en güzel şekilde aktarmaktadır. Kur'an-ı Kerim Işığında Kurban İbadeti Kurban ibadetinin temeli, Hz. İbrahim'in (a.s) ve oğlu Hz. İsmail'in (a.s) Allah'ın emrine canla başla itaat etmelerine dayanır. Kur'an-ı Kerim, bu kıssayı bizlere aktararak teslimiyetin ve Allah'a adanmışlığın en ulvi örneğini sunar. Sâffât Suresi'nde Hz. İbrahim'in rüyası üzerine oğlunu kurban etmeye niyetlenmesi ve Hz. İsmail'in de buna sabırla karşılık vermesi anlatılır. Tam bu imtihan anında Yüce Allah, onlara büyük bir kurbanlık göndererek bu eşsiz teslimiyetlerini ödüllendirmiştir: "Biz, (İbrahim'e) büyük bir kurbanlık vererek onu (İsmail'i) kurtardık." (Sâffât, 37/107) Bu ayet, kurbanın bir cana karşılık bir fidye olduğunu ve Allah'ın rahmetinin bir tecellisi olduğunu gösterir. Kurban, aynı zamanda Allah'ın verdiği nimetlere bir şükür ifadesidir. Hac Suresi'nde bu durum şöyle ifade edilir: "Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah'ın adını ansınlar. İşte bunlardan yiyin, sıkıntı içindeki fakiri de doyurun." (Hac, 22/28) "Kurbanlık büyük baş hayvanları da sizin için Allah'ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış{C} dururken (kurban edeceğinizde) üzerlerine Allah'ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan siz de yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik." (Hac, 22/36) Bu ayetler, kurban ibadetinin sadece Allah'a bir yöneliş olmadığını, aynı zamanda sosyal bir boyutu olduğunu da vurgular. Kesilen kurbanların etlerinin ihtiyaç sahipleriyle paylaşılması, toplumda kardeşlik ve yardımlaşma duygularını pekiştirir. Kevser Suresi'nde ise doğrudan Peygamber Efendimize hitaben şöyle buyrulur: "Şimdi sen Rabbine kulluk et ve kurban kes." (Kevser, 108/2) Bu emir, kurban kesmenin önemini ve Allah'a kulluğun bir parçası olduğunu açıkça ortaya koyar. Hadis-i Şeriflerde Kurban Bayramı ve Önemi Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) de Kurban Bayramı'nın ve kurban ibadetinin önemini birçok hadis-i şeriflerinde vurgulamıştır. Bu hadisler, kurbanın faziletini, nasıl yerine getirilmesi gerektiğini ve toplumsal hayattaki yerini bizlere öğretir. Hz. Aişe (r.anha) validemizden rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Âdemoğlu kurban günü Allah katında kurban kesmekten daha sevimli bir amel işlememiştir. Şüphesiz o kurban, kıyamet günü boynuzları, kılları ve tırnaklarıyla gelecektir. Kurbanın kanı yere düşmeden önce Allah katında kabul görür. Bu sebeple kurbanlarınızı gönül hoşluğu ile kesin." (Tirmizî, Edâhî, 1; İbn Mâce, Edâhî, 3) Bu hadis, Kurban Bayramı'nda yapılan en faziletli amelin kurban kesmek olduğunu ve bu ibadetin Allah katındaki değerini gözler önüne serer. Bir diğer hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurur: "Kim imkânı olduğu halde kurban kesmezse, bizim namazgâhımıza yaklaşmasın!" (İbn Mâce, Edâhî, 2; Ahmed, II, 321) Bu ifade, kurban kesmenin mali gücü yeten Müslümanlar için ne denli önemli bir sorumluluk olduğunu gösterir. Kurban ibadetinin özünde yatan niyetin halis olması da büyük önem taşır. Nitekim bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmaktadır: "Onların (kurban edilen hayvanların) ne etleri ne de kanları Allah'a ulaşır. Fakat O'na sadece sizin takvanız ulaşır." (Hac, 22/37 ayetine atıfla, benzer manada hadisler bulunmaktadır.) Bu, kurbanın gösterişten uzak, sadece Allah rızası için yapılması gerektiğini vurgular. Kurban etlerinin dağıtılması ve paylaşılması da Peygamber Efendimizin (s.a.v) üzerinde durduğu önemli bir konudur. Kurban, zengin ile fakir arasında bir köprü kurar, toplumda sevgi ve kardeşlik bağlarını güçlendirir. Kurban Bayramı: Yakınlaşma, Paylaşma ve Arınma Vesilesi Kurban Bayramı, bizlere Hz. İbrahim'in (a.s) teslimiyetini, Hz. İsmail'in (a.s) sabrını ve Allah'a olan koşulsuz itaati hatırlatır. Bu mübarek günler, nefsimizi terbiye etme, malımızdan Allah yolunda harcama yapma ve ihtiyaç sahiplerine el uzatma fırsatıdır. Kurban, sadece kan akıtmak değil, aynı zamanda Allah'a yakınlaşma arzusunun, takvanın ve şükrün bir ifadesidir. Bu bayramda, kesilen kurbanlarla Rabbimize olan bağlılığımızı gösterirken, etlerini paylaşarak da kardeşlik bağlarımızı kuvvetlendirelim. Kırgınlıkları, dargınlıkları bir kenara bırakıp, sevgiyle, muhabbetle kucaklaşalım. Unutmayalım ki, Kurban Bayramı'nın ruhu, Allah'a yakınlaşmak, O'nun rızasını kazanmak ve O'nun kullarıyla hemhal olmaktır. Bu vesileyle tüm İslam âleminin Kurban Bayramı'nı tebrik eder, bu mübarek günlerin hayırlara vesile olmasını, kurbanlarımızın kabul olmasını Yüce Allah'tan niyaz ederim. Bayramınız mübarek olsun!
Ekleme Tarihi: 05 Haziran 2025 -Perşembe
                        Bekir KARAKUŞ

Kurban Bayramı: Allah'a Yakınlık ve Toplumsal Dayanışmanın Sembolü

Mübarek Kurban Bayramı'na bir kez daha erişmenin huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu kutlu zaman dilimi, sadece bir tatil olmanın çok ötesinde, bizlere kulluk bilincimizi hatırlatan, fedakarlığın, şükrün ve paylaşmanın en güzel örneklerinin sergilendiği müstesna günlerdir. Kurban Bayramı'nın özünde, Yüce Allah'a kayıtsız şartsız teslimiyetin ve O'na yakınlaşma arzusunun derin izleri vardır. Bu derin manayı ve önemi, Kur'an-ı Kerim ayetleri ve Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v) hadis-i şerifleri bizlere en güzel şekilde aktarmaktadır.

Kur'an-ı Kerim Işığında Kurban İbadeti

Kurban ibadetinin temeli, Hz. İbrahim'in (a.s) ve oğlu Hz. İsmail'in (a.s) Allah'ın emrine canla başla itaat etmelerine dayanır. Kur'an-ı Kerim, bu kıssayı bizlere aktararak teslimiyetin ve Allah'a adanmışlığın en ulvi örneğini sunar. Sâffât Suresi'nde Hz. İbrahim'in rüyası üzerine oğlunu kurban etmeye niyetlenmesi ve Hz. İsmail'in de buna sabırla karşılık vermesi anlatılır. Tam bu imtihan anında Yüce Allah, onlara büyük bir kurbanlık göndererek bu eşsiz teslimiyetlerini ödüllendirmiştir:

  • "Biz, (İbrahim'e) büyük bir kurbanlık vererek onu (İsmail'i) kurtardık." (Sâffât, 37/107)

Bu ayet, kurbanın bir cana karşılık bir fidye olduğunu ve Allah'ın rahmetinin bir tecellisi olduğunu gösterir. Kurban, aynı zamanda Allah'ın verdiği nimetlere bir şükür ifadesidir. Hac Suresi'nde bu durum şöyle ifade edilir:

  • "Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah'ın adını ansınlar. İşte bunlardan yiyin, sıkıntı içindeki fakiri de doyurun." (Hac, 22/28)
  • "Kurbanlık büyük baş hayvanları da sizin için Allah'ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış{C} dururken (kurban edeceğinizde) üzerlerine Allah'ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan siz de yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik." (Hac, 22/36)

Bu ayetler, kurban ibadetinin sadece Allah'a bir yöneliş olmadığını, aynı zamanda sosyal bir boyutu olduğunu da vurgular. Kesilen kurbanların etlerinin ihtiyaç sahipleriyle paylaşılması, toplumda kardeşlik ve yardımlaşma duygularını pekiştirir.

Kevser Suresi'nde ise doğrudan Peygamber Efendimize hitaben şöyle buyrulur:

  • "Şimdi sen Rabbine kulluk et ve kurban kes." (Kevser, 108/2)

Bu emir, kurban kesmenin önemini ve Allah'a kulluğun bir parçası olduğunu açıkça ortaya koyar.

Hadis-i Şeriflerde Kurban Bayramı ve Önemi

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) de Kurban Bayramı'nın ve kurban ibadetinin önemini birçok hadis-i şeriflerinde vurgulamıştır. Bu hadisler, kurbanın faziletini, nasıl yerine getirilmesi gerektiğini ve toplumsal hayattaki yerini bizlere öğretir.

  • Hz. Aişe (r.anha) validemizden rivayet edildiğine göre Resûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Âdemoğlu kurban günü Allah katında kurban kesmekten daha sevimli bir amel işlememiştir. Şüphesiz o kurban, kıyamet günü boynuzları, kılları ve tırnaklarıyla gelecektir. Kurbanın kanı yere düşmeden önce Allah katında kabul görür. Bu sebeple kurbanlarınızı gönül hoşluğu ile kesin." (Tirmizî, Edâhî, 1; İbn Mâce, Edâhî, 3)

Bu hadis, Kurban Bayramı'nda yapılan en faziletli amelin kurban kesmek olduğunu ve bu ibadetin Allah katındaki değerini gözler önüne serer.

  • Bir diğer hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurur: "Kim imkânı olduğu halde kurban kesmezse, bizim namazgâhımıza yaklaşmasın!" (İbn Mâce, Edâhî, 2; Ahmed, II, 321)

Bu ifade, kurban kesmenin mali gücü yeten Müslümanlar için ne denli önemli bir sorumluluk olduğunu gösterir.

Kurban ibadetinin özünde yatan niyetin halis olması da büyük önem taşır. Nitekim bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmaktadır:

  • "Onların (kurban edilen hayvanların) ne etleri ne de kanları Allah'a ulaşır. Fakat O'na sadece sizin takvanız ulaşır." (Hac, 22/37 ayetine atıfla, benzer manada hadisler bulunmaktadır.)

Bu, kurbanın gösterişten uzak, sadece Allah rızası için yapılması gerektiğini vurgular.

Kurban etlerinin dağıtılması ve paylaşılması da Peygamber Efendimizin (s.a.v) üzerinde durduğu önemli bir konudur. Kurban, zengin ile fakir arasında bir köprü kurar, toplumda sevgi ve kardeşlik bağlarını güçlendirir.

Kurban Bayramı: Yakınlaşma, Paylaşma ve Arınma Vesilesi

Kurban Bayramı, bizlere Hz. İbrahim'in (a.s) teslimiyetini, Hz. İsmail'in (a.s) sabrını ve Allah'a olan koşulsuz itaati hatırlatır. Bu mübarek günler, nefsimizi terbiye etme, malımızdan Allah yolunda harcama yapma ve ihtiyaç sahiplerine el uzatma fırsatıdır. Kurban, sadece kan akıtmak değil, aynı zamanda Allah'a yakınlaşma arzusunun, takvanın ve şükrün bir ifadesidir.

Bu bayramda, kesilen kurbanlarla Rabbimize olan bağlılığımızı gösterirken, etlerini paylaşarak da kardeşlik bağlarımızı kuvvetlendirelim. Kırgınlıkları, dargınlıkları bir kenara bırakıp, sevgiyle, muhabbetle kucaklaşalım. Unutmayalım ki, Kurban Bayramı'nın ruhu, Allah'a yakınlaşmak, O'nun rızasını kazanmak ve O'nun kullarıyla hemhal olmaktır.

Bu vesileyle tüm İslam âleminin Kurban Bayramı'nı tebrik eder, bu mübarek günlerin hayırlara vesile olmasını, kurbanlarımızın kabul olmasını Yüce Allah'tan niyaz ederim. Bayramınız mübarek olsun!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (