Siyasi liderlerin bir görünen yüzü, bir de görünmeyen tarafları vardır. Biz çoğu kez onların sadece görünen yanlarını görürüz. Görünen yan, bize göstermek istedikleri yandır. Gazetelerde, TV ekranlarında onları bu yönleri ile görürüz. Kanaatlerimizi de daha çok bize göstermek istedikleri bu yönleri üzerinden oluştururuz. Yanılgılarımızın, hayal kırıklıklarımızın sebebi de budur. Mevlana; ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol, der. Siyaset ise olmadığın gibi görünmeyi telkin eder. Onun için siyasi aktörleri, toplum hayatında rol almış kişileri sadece verdikleri görüntüye bakarak tanımak zordur. Gerek siyasi tarih, gerekse biyografi çalışmaları açısından siyasetçilerin gölgede kalmış yanları işte bu bakımdan önemlidir. Siyasetçinin gerçek yüzü arka planda kalmış ilişkilerinde saklıdır. Bu ilişkiler faş edildiğinde görünenle tenakuz içinde kişiliklerle karşılaşmak mümkündür. Rahmetli Yazıcıoğlu ile ilgili yaptığımız bu çalışma bu bakımdan büyük önem taşıyor. Hayattayken partisi yüzde bir oy alan bir lider nasıl olmuştu da ölümünde milyonları ağlatabilmiş, cenazesinde bir araya getirebilmişti. Görünüşte yüzde bir olan bir lider aslında arka planda milyonlara tesir edebilmiş, onların gönlünde yuva kurabilmişti. Bu çalışma bize bu ilginin neden kaynaklandığını gösterdi. Yazıcıoğlu özel ilişkileri deşildikçe büyüyen bir lider portresi olarak ortaya çıktı. Özeli ile geneli, yani halka açık yanı ile hususi hayatı arasında hiçbir mübayenetin olmadığı görüldü. O Mevlana’nın çağları delen ifadesiyle olduğu gibi görünen, görünmeyen tarafı görünen tarafından büyük olan bir liderdi. Bu çalışmayı okuyan her kişinin bunu takdir edeceğini düşünüyorum. Çalışmamız üç yıllık uzun ve yorucu bir emeğin mahsülü. Kitabın ortaya çıkmasında teşekkürü hak eden birçok isim var. En başta mülakat veren, bizimle hatıralarını paylaşan herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu kitabın gerçek yazarları onlar. Yazıcıoğlu’na çok yakın olup hatıralarını paylaşmaktan kaçınanlar da oldu. Onlara da saygı duyuyoruz. Ancak yakın tarihin anlaşılmasında bu tür çalışmaların büyük önemi olduğunu unutmamalıyız. Gerçeği bilenler gerçeği gizlerlerse gerçeği yalana kurban etmiş olurlar. Yazıcıoğlu ile ilgili mülakatlar elbette buraya alınanlardan ibaret değil. Kitabın çapını büyüterek okunmasını zorlaştırmamak için bazı mülakatları ikinci cilt çalışmamıza bıraktık. Yeni çalışmamıza hatıraları ile katkı sunmak isteyen herkese açığız. Amacımız hem Türk siyasetinin en nezih isimlerinden biri olan Yazıcıoğlu’nun hem doğru anlaşılmasını sağlamak, hem de yeni kuşaklara –her şeye rağmen- dürüst kalmanın, milli siyaset yapmanın mümkün olduğunu göstermektir. Çalışmanın buna vesile olmasını diler, Yazıcıoğlu’nu ve beraberinde beka alemine göçenleri rahmet ve minnetle anarım.(Elips Yayınları bastı ve tüm kitapevlerinde.)