Başkan Işık'tan TBMM Komisyonu'na Tarihi Çağrı: "Karar Alırken Konyalı Gazi Ali'yi Unutmayın!"
Başkan Işık'tan TBMM Komisyonu'na Tarihi Çağrı: "Karar Alırken Konyalı Gazi Ali'yi Unutmayın!"
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplanan Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nda konuşan Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit, Dul ve Yetimleri Derneği Genel Başkanı Mustafa Işık, "Terörsüz Türkiye" sürecine ilişkin şehit aileleri ve gazilerin kırmızı çizgilerini ve derin kaygılarını dile getirdi. Işık, komisyon üyelerine Konyalı Gazi Ali'nin yürek yakan hikayesiyle seslenerek, "Sizler bir karar alırken eliniz, yüreğiniz titresin. Gazi Ali’yi unutmayın!" dedi.
TBMM'de, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Mahinur Göktaş'ın sunumunun ardından söz alan Terörle Mücadele Gazisi Mustafa Işık, temsil ettiği 30 bini aşkın üyenin sesi olarak konuştuğunu belirtti. Konuşmasında, sürecin en başından beri devlet ile şehit ailelerini karşı karşıya getirmemek için büyük çaba sarf ettiklerini, madalya ve protezlerini iade etmek isteyen gazileri, siyasi partilerin önüne şehit tabutları bırakmak isteyen aileleri sükûnete davet ettiklerini vurguladı.
"Şehidimize Öbür Dünyada Ne Cevap Vereceğim?"
Konuşmasının en can alıcı noktasında, 90'lı yıllarda Diyarbakır'da bir patlamada iki gözünü, bir ayağını ve bir elinin parmaklarını kaybeden Konyalı Gazi Ali'nin hikayesini anlatan Işık, salonda duygusal anlar yaşanmasına neden oldu. Gazi Ali'ye, şehit bir askerin korneasının nakledildiğini ve 7 yıl sonra %45 oranında görmeye başladığını belirten Işık, Ali'ye sürece dair düşüncelerini sorduğunu söyledi.
Gazi Ali'nin cevabını komisyonla paylaşan Işık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ali bana, 'Başkanım, ben iki gözümü, bir ayağımı verdim terörün bitmesi için. Canımı isteseler yine veririm. Ama yıllardır gözüyle gördüğüm şehidimize öbür dünyada ne cevap vereceğim? Bir söz söylemeye korktun mu? demez mi?' diye sordu. Benim bile cevap veremeyeceğim bu konuda sizler bir karar alırken eliniz, yüreğiniz titresin."
Şehit Aileleri ve Gazilerin Kırmızı Çizgileri
Başkan Işık, şehit aileleri ve gazilerin süreçteki temel endişelerini ve kabul edilemez buldukları noktaları net bir dille sıraladı:
-
Af Asla Gündeme Gelemez: Terörist başı Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması veya teröre bulaşmış kişilere yönelik kısmi ya da genel af asla kabul edilemez.
-
Bölünmez Bütünlük Tehdit Edilemez: "Eşit yurttaşlık" ve "ana dilde eğitim" gibi masum gösterilen talepler, Türkiye Cumhuriyeti'nin bölünmez bütünlüğüne yönelik bir tehdit olarak görülmektedir.
-
Teröristler Cezasız Kalmamalı: Suç işleyen, kurşun sıkan, bomba atan kim varsa cezasını çekmelidir. Teröristlerin cezasız kalması, gelecekte vatan için fedakârlık yapacak insanları caydıracaktır.
-
Provokasyonlara İzin Verilmemeli: Habur'da yaşananların tekrarlanmaması, terör örgütü sembolleri ve elebaşılarının fotoğraflarıyla yapılacak kutlamalara ve tahriklere kesinlikle izin verilmemesi gerektiğini belirtti.
"Şehit ve Gazinin Kanuni Tanımı Yok"
Konuşmasında acı bir gerçeğe de dikkat çeken Işık, "Hiç bir kanun ve mevzuatta şehit ve gazinin tanımı yoktur. Hatta SGK mevzuatında şehitlerimiz için ne yazık ki 'hayatını kaybedenler' ifadesi geçmektedir. Bu, Gazi Meclis'in ilk ele alması gereken konulardan biridir," diyerek konuyu milletvekillerinin vicdanına bıraktı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Şehitlerimizin ruhunu muazzep edecek hiçbir adım atılmayacaktır" ifadesini devletin teminatı olarak kabul ettiklerini belirten Işık, "Terörist başı yerinden kımıldamayacak, teröristler cezasız kalacak sözü üzerine biz de Terörsüz Türkiye'yi desteklediğimizi açıkladık. Sürecin en yakın takipçisiyiz," dedi. Işık, konuşmasını aziz şehitleri ve gazileri anarak sonlandırdı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

