Selçuk Üniversitesi Girişimsel Radyoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alaaddin Nayman yaptığı açıklamada, Konya’nın Ilgın ilçesinde yaşayan Fadimana Kök’ün varis kanaması şikâyetiyle üniversite hastanesine başvurduğunu ve sonrasında yapılan tetkikler sonucunda siroz teşhisinin konulduğunu söyledi. Karaciğerin; bağırsaklardan gelen kanı süzerek bu süzülmüş kanın kalbe ulaşmasında önemli fonksiyona sahip olduğunu ifade eden Doç. Dr. Nayman, kronik karaciğer hastalıklarında siroz gelişimine bağlı olarak karaciğerin sertleştiğini ve özelliğini kaybetmesi neticesinde, bağırsaklardan gelen kanın artık kalbe gitmesine engel olmaya başladığını belirtti.

Portal ven adı verilen damarda, kanın bağırsaklardan karaciğere taşınamamasına bağlı olarak artan basıncın bağırsak duvarlarında varis oluşumuna neden olduğunu aktaran Doç. Dr. Nayman, “Bu varisler de yüksek basınç nedeniyle zamanla kanamalara neden olabilir ve bu kanamalar hayatı tehdit edecek düzeyde karşımıza çıkabilir. Hastamızda da bu şekilde sirotik karaciğer zemininde portal hipertansiyon mevcuttu. Biz de portal hipertansiyondan hastayı kurtarmak ve bu varis kanamalarını engellemek adına Transjuguler İntrahepatik Porto-sistematik Şant (TIPS) işlemi uyguladık. TIPS işlemi portal ven isimli damar ile kalbe giden toplardamar arasında anjiyografik yöntemlerle şant oluşturulması işlemidir. Bu şant sonrasında portal vendeki basınç düşer, varisler söner ve hastamızda da olduğu gibi varis kanamalarını artık görmeyiz. Hastamızın son bir yıldır şantı gayet güzel çalışıyor. Daha önce sık aralıklarla hastanemizde yatması gereken hastamız son bir yıldır varis kanaması geçirmedi. Stenti açık, gayet iyi durumda. Biz de yaptığımız bu işlemin mutluluğunu yaşamaktayız.” diye konuştu.

“KAYBEDECEK ÇOK ZAMANIMIZ YOKTU”

Gastroenteroloji ve Hepatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökhan Güngör de kronik karaciğer hastalığı tanısıyla izledikleri hastalarının, karaciğer rezervi iyi olmasına rağmen portal hipertansiyon nedeniyle sık sık hayatı tehdit edici duodenal varis kanamaları geçirdiğini, kanamaların sık sık tekrarlaması üzerine hastanın karaciğer nakli yapılmak üzere organ bekleme listesine alındığını kaydetti. Varis kanamalarını genellikle yemek borusunda tespit ettiklerini, bu vakada ise atipik olarak oniki parmak bağırsağında varis gelişimi gördüklerini anlatan Doç. Dr. Güngör, “Hastamızın varislerine yönelik endoskopik, medikal ve hatta varisleri tıkayıcı embolizasyon tedavileri yapmamıza rağmen kanama ve hastaneye yatış sıklıkları giderek artmaktaydı, Türkiye’deki organ bağışı kısıtlılığı da göz önüne alındığında epeyce beklemesi gerekebilirdi, kaybedecek çok zamanımız yoktu. Girişimsel Radyoloji Ünitemizle birlikte TIPS işlemi uygulama kararı aldık. Ülkemizde TIPS işlemi çok az merkezde yapılabiliyor. Yapıldığı zaman yine de konulan stent içinde tıkanıklıklar, stentin yerinden oynaması, enfeksiyon gibi problemler gelişebiliyor. Hastamızda hiçbir sorun olmadan yaklaşık bir yıldır TIPS’ı efektif çalışıyor. Karaciğer rezervi bozulmadıkça şu an için nakil yapmadan izleyebiliriz. Girişimsel Radyoloji ekibimizin bu başarılı işleminden dolayı kendilerine teşekkür ediyoruz.” dedi.

Fadimana Kök ise varis kanamaları nedeniyle yaklaşık bir yıl yoğun bakımda yattığını belirterek, “Öncelikle Gökhan Hocama, Hüseyin Hocama, Alaaddin Hocama ve tüm sağlık personeline çok teşekkür ederim. Bir senede Allah’a şükür çok iyi duruma geldim. Hocalarımızın tedavileri sayesinde iyi oldum.” ifadelerini kullandı.