Eğitim İş Konya Şubesi tarafından, Anemon Otel’de düzenlenen ‘laikliği kemiren unsurlar; Cemaat ve tarikatlar’ konulu söyleşi ve imza gününe çok sayıda katılım oldu.

Programın açılış konuşmasını yapan Eğitim İş Konya Şube Başkanı Özgür Ulaş Yiğit, “Bakanlığın, 1989 yılında sadece 2 ilde, 305 ilköğretim öğrencisiyle başlattığı taşımalı eğitim artarak devam etmiş ve bugün taşınan öğrenci sayısı 817 bin 799’a ulaşmıştır. Öğrencilerin önemli bir bölümü taşımalı eğitim ile kilometrelerce yol kat etmek zorunda bırakılırken, bir bölümü de gittikleri yerlerde tıpkı Aladağ’da olduğu gibi barınma sorunu ile karşı karşıya bırakılmıştır. Bugün bir milyona yakın çocuk, korumasız, her türlü istismara açık bir şekilde cemaat ve tarikatların ellerine teslim edilmektedir. Eğitim-İş olarak sürecin en başından olduğu gibi bu davaların tarafıyız ve takipçisiyiz. Çağdaş, bilimsel, laik, ulusal, kamusal, parasız ve karma eğitimi savunmaya devam edeceğiz” dedi.

Diyanet ve Vakıflar Genel Müdürlüğü Denetlemelidir

Son kitabı Şehvetiye Tarikatı ve günümüzde varlığını sürdüren cemaat ile tarikatlar hakkında bilgi veren Gazeteci-Yazar İsmail Saymaz, gelinen bu süreçte cemaatlerin ve buna benzer yapıların Diyanet ve Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından denetlenmesi gerektiğini dile getirdi.

Türkiye’de 30 ana cemaat ve bunların 400 kolu olduğuna değinen Saymaz, “Tarikatların elinden 1 milyon öğrenci geçiyor. Yurtların çoğunluğu da bunların elindedir. Tekke ve zaviyelerin kapatılmasından sonra bu yasaya iki tarikat uydu bunlar Bektaşiler ve Mevlevilerdir. Cumhuriyetçi ve cumhuriyete bağlı idiler. 1984 yılında özelleştirme hareketi başlar. Her türlü örgütlenmenin yasak olduğu bu dönemde tarikatların ve cemaatlerin önü açılmıştır.1980’de Arananların başında yer alan Fetullah Gülen vardır. 5 yıl sonra yakalandı. Daha sonra serbest bırakıldı.”

CEMAATLER HOLDİNGLEŞTİ

Türkiye’de bulunan cemaatlerin, dini eğitim ve yardım faaliyetlerinin yanı sıra ticari ilişkiler içerisine girdiklerini kaydeden Saymaz, “1985-1990 yılları arasında cemaat ve tarikatlar dönemi ülkemizde başlar. Hayır hasenat işlerinden sonra eğitim ve sağlık alanına yönelerek, ticareti ağırlık vererek, holdingleşirler. Şirketler Grubu anlayışında tarikatların şirketleri çoktu. Tarikatlar rıza üretim mekanizmalarıdır.  Sistemin bir unsuru olarak ta karşımıza çıkar. Ahiretten dünyaya yüzü dönmüş bir anlayıştır. Maneviyattan çok maddiyattan oluşur. Oysa gerçek anlamda tarikat dünyadan ahrete yönelmek olup, maneviyat ağırlıklıdır” diye konuştu.

Söyleyişinden sonra Eğitim-İş Konya Şube Başkanı Özgür Ulaş Yiğit tarafından plaket verilen Gazeteci-Yazar İsmail Sayılmaz kitaplarını imzaladı.