( (

Hazine 178,1 Ton Altın Borçlandı

Ekonomi 26.05.2020 - 11:30, Güncelleme: 21.03.2023 - 03:23
 

Hazine 178,1 Ton Altın Borçlandı

BDDK altında al-satın önüne geçmek için 100 gram üzerinde satın alınan altının hesaba bir gün sonra geçmesine karar verdi. Altın alımları binde 2'lik kambiyo vergisi kapsamına alınırken kısa bir süre sonra vergi binde 2'den yüzde 1 seviyesine yükseltildi. Resmi veriler, Türkiye'nin altına hücum ettiğini gösteriyor.
Yeni tip Koronavirüs salgınıyla birlikte altının hem dolar hem de TL cinsinden fiyatı tarihi seviyelere yükselirken, ekonomi yönetiminden geçen hafta altına yönelik üç adım geldi. Sözcü'den Emre Deveci'nin haberine göre; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), 21 Mayıs’ta duyurduğu kararla, gerçek ve tüzel kişilerin günlük 100 gram ve üzerinde altın alımında hesaba geçişin ertesi gün olmasına karar verdi. Hazine de, bankalarda vadesiz veya yatırım hesabından yapılan altın ve gümüşün de aralarında bulunduğu kıymetli maden alımlarının binde 2’lik kambiyo vergisi kapsamına alınmasına karar verdi. Vergi 5 kat yükseltildi Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan Cumhurbaşkanı kararlarına göre, finansman bonosundan alınan yüzde 10 düzeyindeki vergi yüzde 15'e çıkarılarak, mevduatın vergisi ile eşitlendi. Döviz ve altın alım satımında uygulanan Banka Sigorta ve Muamele Vergisi de (BSMV) “binde 2″den “yüzde 1.0” düzeyine yükseltildi.  "Yüz dolar alırken 1 dolarını da devlet için alacaksınız" Söz konusu iki karar, gözlerin bir kez daha altına çevrilmesine neden oldu. Resmi veriler de, hem devletin hem de vatandaşların giderek daha fazla altına yöneldiğini ortaya koyuyor. Hazine 171,8 ton altın borçlandı Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, ilk kez Ekim 2017 tarihinde 187 kg. altın karşılığı altın tahvili ve 171 kg. altına dayalı kira sertifikası ihraç eden Hazine, 2017'de 2,5 ton, 2018'de 4,2 ton, 2019'da 82,3 ton, 2020’nin Ocak-Mayıs döneminde ise 82.9 ton altın cinsinden borçlanmaya gitti. Geride kalan yaklaşık 3 yılda Hazine’nin altın cinsinden borçlanması toplamda 171,8 tona ulaşırken, bunun 4,4 tonu geri ödendi. Mevcut altın borç stoku miktar olarak 167,4 ton seviyesinde. Altının gram fiyatının bugün itibarıyla 380 TL olduğu düşünüldüğünde, Hazine’nin altın cinsinden borç stokunun TL karşılığı 63,6 milyar TL seviyesinde bulunuyor. Altın borçlanmada kur zarare 14 milyar TL Hazine’nin altın cinsi borçlanmada ihraç günlerinin ortalama gram altın fiyatı 297 TL olarak hesaplanıyor. Bu durumda, 49,7 milyar TL’lik altın cinsinden borçlanmaya giden Hazine, bugün itibarıyla yaklaşık 14 milyar TL’lik kur zararına imza atmış durumda. 2018'de yüzde 0,7 olan altın cinsi borçlanmanın toplam iç borçlanma içindeki payı, 2019'da yüzde 9,7'ye sıçradı, 2020’nin Ocak-Mart döneminde ise yüzde 17,74’e yükseldi. Hazine'nin borç verilerinde altın kalemi, “değişken faizli döviz cinsinden borç” başlığı altında yer alıyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı, altın cinsi borçlanmanın amacını “yastık altında bulunan altınların ekonomiye kazandırılması, finansman araçlarının çeşitlendirilmesi ve yatırımcı tabanının genişletilmesi” olarak belirtiyor. Merkez Bankası son 3 yılda 396 ton altın aldı Dünyada altın rezervi artışında 159 tonla 2019'da birinci olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2020’nin Ocak-Mayıs döneminde de 99,7 tonluk altın alımıyla dünya birinciliğini sürdürdü. TCMB, 2018’de 51.4, 2017’de 85.9 tonluk alım yapmıştı. TCMB’nin son üç yıldaki net altın alımı 396 tona ulaştı. Böylece 15 Mayıs 2020 tarihi itibarıyla TCMB’nin kendine ait altın rezervi miktar olarak 512,2 tona, değer olarak 28,4 milyar dolara yükseldi. Altın fiyatları arttıkça altın cinsi borçlanmaya giden Hazine zarar ederken, TCMB’nin rezervi artıyor. Dünya Altın Konseyi, merkez bankalarının altın rezervlerini artırmasını, ABD’nin doları diğer ülkelere finansal baskı yapmak için kullanmasına ve yaptırım tehditlerine karşı hazırlık olarak değerlendiriyor. Vatandaşlar da altına hücum ediyor Son yıllarda vatandaşın birikimlerini TL yerine yabancı parada tutması eğilimi güçlenirken, son dönemde dolar yerine altına yöneliş dikkat çekiyor. Vatandaşın (yurt içi yerleşik gerçek kişiler) mevduat ve katılım bankalarındaki toplam altın (kıymetli maden depo) mevduat ve fonları 15 Mayıs itibarıyla 20 milyar 314 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, 365,7 tona denk geliyor. Yıl başından bu yana vatandaşların altın mevduat ve fonların toplamı dolar cinsinden değer olarak yüzde 60, miktar olarak yüzde 40 arttı. Geçen sene 17 Mayıs’ta vatandaşın altın hesabındaki rakam değer olarak 8 milyar 425 milyon dolar, miktar olarak 205,5 tondu. Son üç yılda vatandaşın altın mevduatları ve fonları, 229,5 ton arttı.   kaynak: t24
BDDK altında al-satın önüne geçmek için 100 gram üzerinde satın alınan altının hesaba bir gün sonra geçmesine karar verdi. Altın alımları binde 2'lik kambiyo vergisi kapsamına alınırken kısa bir süre sonra vergi binde 2'den yüzde 1 seviyesine yükseltildi. Resmi veriler, Türkiye'nin altına hücum ettiğini gösteriyor.

Yeni tip Koronavirüs salgınıyla birlikte altının hem dolar hem de TL cinsinden fiyatı tarihi seviyelere yükselirken, ekonomi yönetiminden geçen hafta altına yönelik üç adım geldi.

Sözcü'den Emre Deveci'nin haberine göre; Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), 21 Mayıs’ta duyurduğu kararla, gerçek ve tüzel kişilerin günlük 100 gram ve üzerinde altın alımında hesaba geçişin ertesi gün olmasına karar verdi.

Hazine de, bankalarda vadesiz veya yatırım hesabından yapılan altın ve gümüşün de aralarında bulunduğu kıymetli maden alımlarının binde 2’lik kambiyo vergisi kapsamına alınmasına karar verdi.

Vergi 5 kat yükseltildi

Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan Cumhurbaşkanı kararlarına göre, finansman bonosundan alınan yüzde 10 düzeyindeki vergi yüzde 15'e çıkarılarak, mevduatın vergisi ile eşitlendi. Döviz ve altın alım satımında uygulanan Banka Sigorta ve Muamele Vergisi de (BSMV) “binde 2″den “yüzde 1.0” düzeyine yükseltildi.

 "Yüz dolar alırken 1 dolarını da devlet için alacaksınız"

Söz konusu iki karar, gözlerin bir kez daha altına çevrilmesine neden oldu. Resmi veriler de, hem devletin hem de vatandaşların giderek daha fazla altına yöneldiğini ortaya koyuyor.

Hazine 171,8 ton altın borçlandı

Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, ilk kez Ekim 2017 tarihinde 187 kg. altın karşılığı altın tahvili ve 171 kg. altına dayalı kira sertifikası ihraç eden Hazine, 2017'de 2,5 ton, 2018'de 4,2 ton, 2019'da 82,3 ton, 2020’nin Ocak-Mayıs döneminde ise 82.9 ton altın cinsinden borçlanmaya gitti.

Geride kalan yaklaşık 3 yılda Hazine’nin altın cinsinden borçlanması toplamda 171,8 tona ulaşırken, bunun 4,4 tonu geri ödendi. Mevcut altın borç stoku miktar olarak 167,4 ton seviyesinde. Altının gram fiyatının bugün itibarıyla 380 TL olduğu düşünüldüğünde, Hazine’nin altın cinsinden borç stokunun TL karşılığı 63,6 milyar TL seviyesinde bulunuyor.

Altın borçlanmada kur zarare 14 milyar TL

Hazine’nin altın cinsi borçlanmada ihraç günlerinin ortalama gram altın fiyatı 297 TL olarak hesaplanıyor. Bu durumda, 49,7 milyar TL’lik altın cinsinden borçlanmaya giden Hazine, bugün itibarıyla yaklaşık 14 milyar TL’lik kur zararına imza atmış durumda.

2018'de yüzde 0,7 olan altın cinsi borçlanmanın toplam iç borçlanma içindeki payı, 2019'da yüzde 9,7'ye sıçradı, 2020’nin Ocak-Mart döneminde ise yüzde 17,74’e yükseldi.

Hazine'nin borç verilerinde altın kalemi, “değişken faizli döviz cinsinden borç” başlığı altında yer alıyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, altın cinsi borçlanmanın amacını “yastık altında bulunan altınların ekonomiye kazandırılması, finansman araçlarının çeşitlendirilmesi ve yatırımcı tabanının genişletilmesi” olarak belirtiyor.

Merkez Bankası son 3 yılda 396 ton altın aldı

Dünyada altın rezervi artışında 159 tonla 2019'da birinci olan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2020’nin Ocak-Mayıs döneminde de 99,7 tonluk altın alımıyla dünya birinciliğini sürdürdü. TCMB, 2018’de 51.4, 2017’de 85.9 tonluk alım yapmıştı.

TCMB’nin son üç yıldaki net altın alımı 396 tona ulaştı. Böylece 15 Mayıs 2020 tarihi itibarıyla TCMB’nin kendine ait altın rezervi miktar olarak 512,2 tona, değer olarak 28,4 milyar dolara yükseldi.

Altın fiyatları arttıkça altın cinsi borçlanmaya giden Hazine zarar ederken, TCMB’nin rezervi artıyor.

Dünya Altın Konseyi, merkez bankalarının altın rezervlerini artırmasını, ABD’nin doları diğer ülkelere finansal baskı yapmak için kullanmasına ve yaptırım tehditlerine karşı hazırlık olarak değerlendiriyor.

Vatandaşlar da altına hücum ediyor

Son yıllarda vatandaşın birikimlerini TL yerine yabancı parada tutması eğilimi güçlenirken, son dönemde dolar yerine altına yöneliş dikkat çekiyor.

Vatandaşın (yurt içi yerleşik gerçek kişiler) mevduat ve katılım bankalarındaki toplam altın (kıymetli maden depo) mevduat ve fonları 15 Mayıs itibarıyla 20 milyar 314 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, 365,7 tona denk geliyor.

Yıl başından bu yana vatandaşların altın mevduat ve fonların toplamı dolar cinsinden değer olarak yüzde 60, miktar olarak yüzde 40 arttı.

Geçen sene 17 Mayıs’ta vatandaşın altın hesabındaki rakam değer olarak 8 milyar 425 milyon dolar, miktar olarak 205,5 tondu.

Son üç yılda vatandaşın altın mevduatları ve fonları, 229,5 ton arttı.

 

kaynak: t24

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ipekyoluhaber.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
( (